Günümüzde dünya nüfusunun büyük çoğunluğu kentlerde yaşıyor. Özellikle önümüzdeki 30 yıl içerisinde gelişmekte olan ülkelerdeki kentlerin nüfusunun iki kat artması bekleniyor. Küresel olarak 1.2 milyardan fazla insan, yani her üç kent sakininden biri, temel kentsel hizmetler olan yeterli ve güvenli konut, ulaşım altyapısı, toplu ulaşım imkanları, temiz su, sanitasyon ve enerji gibi kaynaklardan yeterince yararlanamıyor.
Kentler büyüdükçe ve geliştikçe, aslında hangi kullanıcı grupları için planlandıkları çok daha fazla önem kazanıyor. Yalnızca genç ve sağlıklı bireyler için tasarlanan kentler ne yazık ki kapsayıcılıktan giderek uzaklaşıyor. Toplumu oluşturan tüm bireylerin yani çocuklar, kadınlar, yaşlılar ve özellikle de engelli bireylerin ihtiyaç ve beklentilerine göre planlama yapmak ise giderek daha fazla önem kazanıyor.
Birleşmiş Milletler de Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları kapsamındaki hedeflerinden birini “şehirleri ve insan yerleşimlerini kapsayıcı, güvenli, dayanıklı ve sürdürülebilir kılmak” şeklinde tanımlıyor ve “herkes için, özellikle kırılgan durumda olan insanların, kadınların, çocukların, engellilerin ve yaşlıların ihtiyaçlarına özel önem gösterilerek, yol güvenliğinin artırılması, başta toplu taşıma sisteminin geliştirilmesiyle herkesin güvenli, ekonomik olarak karşılanabilir, erişilebilir ve sürdürülebilir ulaşım sistemlerine erişimini sağlama”yı amaçlıyor. Bu noktada özellikle çevre ile uyumlu, ekonomik olarak sürdürülebilir, herkesin kentsel hizmetlere eşit ve güvenli bir şekilde erişebilmesini sağlayan, etkin ve adil bir ulaşım altyapısının oluşturulması da kentlerin en önemli gündemlerinden biri haline geliyor.
Türkiye’nin mega kenti İstanbul da kayıtlı 16 milyon nüfusunun yanında göç kaynaklı kayıt dışı büyük bir nüfusa da hizmet sağlamak durumunda kalıyor. İstanbul’un yıldan yıla artan nüfusunu ve nüfusu oluşturan toplumsal grupların ihtiyaçlarında oluşabilecek farklılaşmaları daha yakından analiz etmek ve çözümleri kentte yer alan sivil toplumla birlikte geliştirmek amacıyla, WRI Türkiye Şubat 2024 itibariyle “Adil Şehirler için Daha Güçlü Sivil Toplum” projesini başlattı.
Avrupa Birliği tarafından Sosyal İçerme ve Gençlik Üzerine Çalışan Hak Temelli STÖ’lere Destek Hibe Programı kapsamında finanse edilen ve Marmara Belediyeler Birliği (MBB) iş birliğiyle hayata geçirilen üç yıl sürecek proje ile temel kentsel hizmetlere eşit erişimi savunan adil şehirler için sivil toplum kuruluşları (STK) destekleniyor.
STK’ların kapasitelerini ve farklı paydaşlarla diyaloglarını güçlendirmek, etkilerini artırmak ve sürdürülebilirliklerini desteklemek projenin temel hedefleri arasında yer alıyor. Proje ile genç, yaşlı, kadın, çocuk, engelli, vb. tüm dezavantajlı grupların kentsel hizmetlerden eşit faydalanmasını teşvik etmek de hedefleniyor. Proje, bu bağlamda özellikle eğitim, sağlık, barınma, güvenlik ve emniyet, ulaşım ve erişilebilirlik, kamusal alanlar ve yeşil alanlar gibi kentsel kullanımlara hem fiziksel hem de ekonomik anlamda erişimin önündeki engellerin kaldırılmasına ve toplumu oluşturan tüm sosyal grupların adil erişimine odaklanıyor.
Proje kapsamında, İstanbul’dan seçilecek 4 pilot ilçede yapılacak kapsamlı bir ihtiyaç analizi çalışmasını takiben STK’lara ve yerel yönetimlere yönelik eğitimler, yurt içi saha ziyaretleri, yurt dışı çalışma ziyaretleri, uluslararası örneklere ilişkin çevrim içi buluşmalar ve mikro hibe programı gibi birçok fırsatın sunulduğu kapsamlı bir kapasite güçlendirme programı hayata geçirilecek. Bununla birlikte İstanbul’da temel kentsel hizmetlere eşit erişimde karşılaşılan engeller ve çözüm önerilerine odaklanan “Adil İstanbul Raporu”, Türkiye ve AB’deki ilgili tüm politikaları ve politika oluşturma mekanizmalarını kapsayan “Beyaz Kitap” ve bu alanda yerel yönetimler tarafından benimsenebilecek politika, strateji ve eylemlere odaklanan “Yerel Yönetimler için Rehber” hazırlanacak ve özellikle daha kapsayıcı politikalar için karar alıcılarla paylaşılacak.
Kentlerde farklı ekonomik ve sosyal durumdaki kullanıcı gruplarının kentsel hizmetlere erişim düzeyleri arasındaki farklılıkları ifade eden “kentsel hizmetler açığı”nı kapatmanın tüm kente fayda sağlayacağına inanan “Adil Şehirler için Daha Güçlü Sivil Toplum” projesi İstanbul genelinde dönüştürücü değişimi başlatmayı hedefliyor.
Not: Proje hakkında ayrıntılı bilgi için proje sayfasını ziyaret edebilirsiniz.