İklim değişikliğinin varlığı daha fazla sorgulanmamalı
İklim Değişikliği konusundaki araştırma ve bilinçlendirme kampanyaları nedeniyle Nobel Ödülüne layık görülen IPCC (Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli) Başkanı Dr. K. Pachauri, 20 Mayıs’ta Boğaziçi Üniversitesi’nde yaptığı konuşmada “iklim değişikliğinin gerçekten var olup olmadığı artık daha fazla sorgulanmamalıdır” dedi.
Pachauri özellikle ısı değişimlerinde gözlemlenen artışın salt olarak doğal iklim değişikliğinden değil, insan etkisinden kaynaklandığını vurguladı. Deniz seviyesindeki yükselişin, yeryüzünün zirvelerindeki kar kütlelerinin yok olmaya başlamasının ve kutuplardaki buzulların hızla eriyişinin buna örnek olduğunu anlattı. Bilindiği gibi sera gazı salımları konusunda enerji üretimi ve ulaşımdan kaynaklı salımlar ilk sıralarda yer alıyor.
İklim Değişikliği, yarın değil şimdi! / “Yanlış yolda gidiyorsanız hızın önemi yoktur”
Nobel ödüllü bilimci deniz seviyesinde son elli yıldaki 70 cm.lik artışın, kuzey yarımküredeki buzullarda görülen kütle kaybının, ekstrem hava olaylarının sıklaşmasının ilkim değişikliğinin şu anda gerçekleşen bir olay olduğunu gözler önüne serdiğini belirtti. İklim değişikliğinin Mekong, Mississippi ve Nil benzeri büyük deltalardaki su kalitesinin ve ürün veriminin düşüşü gibi doğal yaşamı, ekonomiyi ve sosyal dengeleri etkilediğini söyledi.
1970-2008 arası afetler incelendiğinde gelişmekte olan ülkelerde %95 oranında yıkıma yol açtığı görülüyor. Bu da bize insan kaynaklı iklim değişikliğinin sosyal ve ekonomik sonuçları hakkında biraz fikir veriyor. IPCC Başkanı, bu konuda Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve sözleşmesi kapsamında geliştiren İklim Değişikliği Adaptasyon politikalarına hız verilmesinin ve bu politikaların daha çok yerel ölçekte geliştirilmesinin gerektiği üzerinde durdu. Yerel ölçekteki mücadele çalışmalarını önemsediğinden söz eden Paruchi iklim değişikliğinin yarattığı etkilerin dünyanın her bölgesinde aynı hissedilmediğine dikkat çekti. Örneğin kutuplardaki buzul erimelerinin dünya ortalamasının iki katı olduğunu, bazı bölgelerde iklim değişikliğinin alan kaybı, bazı bölgelerde ise kuraklık gibi sonuçlar doğuracağından her birine karşı alınması gereken önlemlerin mücadele ve uyum tedbirlerinin farklı olduğundan bahsetti. İklim göçmenliği konusunun sosyal, siyasi ve ekonomik sonuçları konusunda dünya kamuoyunu uyardı.
IPCC Başkanı Paruchi öte yandan da iklim değişikliğine adaptasyon politikaları ile sera gazı salımlarını azaltmayı hedefleyen politikaların birbirinden ayrı düşünülemeyeceğinin altını çizdi. Birbirini tamamlayıcı bu politikaları uzun vadede gerçekleştirebilmek için gerekli olan kaynağın, Dünya Küresel Gayri Safi Hasılası’nın %3’üne denk geldiğine ve bunun ulaşılması zor bir hedef olmadığına değindi.
Konuşmasının sonunda iklim değişikliğine karşı mücadelede umutlu olduğunu dile getiren Paruchi, Gandhi’nin şu sözlerini hatırlattı: “Yanlış yolda gidiyorsanız hızın bir önemi yoktur.”
IPCC’nin bir sonraki raporunda neler var?
IPCC’nin yayımlayacağı 5. raporda, şu ana kadarki çalışmalar ve iklim değişikliğinde geldiğimiz son durum hakkında daha etkili sonuçlar paylaşılacak. İklim değişikliğinin diğer doğal olaylarla ilişkisindeki belirsizlikler giderilecek. Ayrıca uluslararası alanda sıkça tartışılan Kaya Gazı konusu üzerinde yapılan çalışmalar da yeni raporda yer alacak.