EMBARQ Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu’nda uzmanlar 21. yüzyılda şehirlerinin kentsel dokuya, doğaya ve iklime dost bir anlayışla yeniden tasarlanması gerektiğine dikkat çekti. Sempozyumda yüzölçümleri büyük ve nüfusu hızla artan şehirlerde toplu taşımanın en ideal çözüm olduğu belirtilirken, toplu taşımanın tarihi dokuya zarar vermeyecek şekilde düzenlenmesinin önemine değinildi. Ayrıca araştırmaların, yayalaştırma projelerinin ekonomiyi canlandırdığı ve emlak gelirlerini artırdığını ortaya koyduğu ifade edildi. Etkinlikte ayrıca yerel yöneticiler, Türkiye’de başarılı belediyeciliğe örnek olacak şehir projelerini anlattılar.
EMBARQ Türkiye – Sürdürülebilir Ulaşım Derneği tarafından; Dünya Bankası, İETT, İstanbul Teknik Üniversitesi, İstanbul Bilgi Üniversitesi ile EMBARQ ABD, Meksika ve Hindistan ofisleri ve kentsel tasarım konusunda isim yapmış Gehl Mimarlık ve Yard9 tasarım ofisinin katılımıyla düzenlenen “Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu”, 20 Kasım Çarşamba günü The Marmara Taksim’de gerçekleştirildi.
Beş kıtadan 16 uzman konuşmacının katıldığı sempozyumda Yaşanabilir Şehirlerin Yönetimi, Sürdürülebilir ve Yaşanabilir Şehirler, Kentsel Gelişim ve Erişilebilirlik İyi Uygulama Örnekleri ve Toplu Taşıma Odaklı Gelişim olmak üzere dört ayrı panel gerçekleşti. Sempozyum süresince Türkiye’den ve dünyadan başarılı kent ve belediyecilik projelerinin tanıtımı yapıldı. Ayrıca toplu taşımacılık yoluyla kentsel gelişim, motorsuz ulaşımın kamu sağlığı, kamu güvenliği ve ekonomi üzerindeki olumlu etkileri ile yaşanabilir bir şehir için kentsel tasarımın önemi konularında sunum ve konuşmalar gerçekleştirildi.
Dünya standardında örnek belediyecilik uygulamaları
Yaşanabilir Şehirlerin Yönetimi panelinde Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, Başakşehir Belediye Başkanı Av. Mevlüt Uysal ile Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Dış İlişkiler Daire Başkanı Ümit Güney Türkiye’deki başarılı belediyeciliğe örnek olacak şehir projelerini anlattılar. Toplu Taşıma Odaklı Gelişim panelinde ise İETT Müdür yardımcısı Mümin Kahveci, İstanbul Metrobüs Sistemi hakkında detaylı bir bilgilendirme yaparak, toplu taşımanın kentsel gelişime yaptığı olumlu katkıya dikkat çekti. Sempozyumda ayrıca ABD, Meksika ve Hindistan’ın da aralarında bulunduğu başarılı toplu taşıma çözümlerine dair sunumlar gerçekleştirildi.
Hedef sosyal, fiziksel ve ekonomik engellerden arındırılmış yaşanabilir şehirler
Sempozyumunaçılışında bir konuşma yapan EMBARQ Türkiye Direktörü Arzu Tekir, yaşanabilir şehirlerin gerek şehirde yaşayanlara ve çalışanlara, gerekse şehre gelen ziyaretçilere sınıf ve kültür farkını ortadan kaldıran, fiziksel engellerden arındırılmış, güvenli ve konforlu bir ulaşım sunması gerektiğini söyledi.
Yaşanabilir bir şehir için insanı merkezine alan çözümler
“Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu” ile insanı odağına alan kentsel gelişim projelerinin önemine dikkat çekmek istediklerini belirten Tekir şöyle devam etti: “On yıl sonra halâ, içinde yaşamaktan mutlu olacağımız bir kent için bugünden düşünmemiz ve planlama yapmamız gerekiyor. Ülkemizde ve dünyada başarıyla hayata geçirilmiş şehircilik ve toplu taşıma proje örnekleri var. Bu sempozyumla özel sektörün, kamunun, üniversitelerin ve belediyelerin kendi deneyimlerini paylaşarak, geleceğin şehirleri içinortak akıl üretebilecekleri yapıcı bir tartışma zemini oluşturmayı hedefledik.”
Tarihi dokuya zarar vermeyecek Toplu Taşıma
Sempozyumun Toplu Taşıma Odaklı Gelişim panelinde konuşan EMBARQ Meksika Direktörü Salvador Herrera, 21.yüzyılda şehirlerin kentsel dokuya, doğaya ve iklime dost bir anlayışla yeniden tasarlanmasının önemine değindi. Seçilen ulaşım alternatifleri hem kamu sağlığını gözetmeli ve herkes için erişebilir olması gerektiğinden bahseden Herrera, “Özellikle yüzölçümleri büyük ve nüfusu hızla artan şehirlerde toplu taşıma en ideal çözüm” dedi. Herrera, “İstanbul gibi tarihi şehirlerde toplu taşımanıntarihi dokuya zarar vermeyecek şekilde düzenlenmesi büyük önem taşıyor. Örneğin Mexico City’de şehrin tarihi bölgesindeki dar sokaklar nedeniyle, sokaklara uygun daha küçük metrobüsler üretildi. Yaya trafiği oldukça yoğun olan bu bölge rahatlarken, tarihi doku da korundu” diye konuştu.
Yaylaştırma projeleri ekonomiyi canlandırıyor
EMBARQ Amerika Kentsel Gelişim ve Erişilebilirlik Direktörü Dr. Robin King sempozyumda yaşanabilir şehirler konulu bir konuşma yaptı. King konuşmasında dünyada yapılan araştırmaların, yayalaştırma projelerinin ulaşımın, uygulanan bölgelerdeki ekonomik canlılığı ve istihdamı artırdığını ortaya koyduğunu belirtti. King, “Bu sayede bölgedeki kiraların ve emlak değerlerinin de artma eğiliminde olduğu görülüyor” dedi.
Sempozyumda yerel yönetimler ve kamu kuruluşlarından temsilciler, STK temsilcileri, şehir plancıları, mimarlar, mühendisler ve sürdürülebilir kentleşme, ulaşım ve kalkınma konularıyla ilgilenen kişileri biraraya geldi. Etkinlik süresince, yaşanabilir şehrin tanımından, nasıl olması gerektiğine, içinde yaşadığımız şehrin yaşanabilir olup olmadığından, şehirlerde yaşam kalitesinin nasıl yükseltilebileceğine ilişkin pek çok soruya cevap arandı.